1 Ocak 2011 Cumartesi

Bir keresinde...

Bir keresinde...

Dershanenin etütünden eve dönüyordum. Hava kararmıştı. Melek'imle beraberdik. Ayrılma yerimiz gelmişti. Benim tırmanmam gereken bir yokuş vardı önümde. Bi de aynı yokuşu tırmanan bi teyze vardı. Süzüp duruyordu beni... Dedim 'var bunda bi iş' Tam da havamdaydım.  Gelip 'seni oğluma alacam' dese de eğlensem biraz diyecek kadar havamdaydım.
Teyze usul usul yaklaştı bana... 'Merhaba kızım, buralarda çalışan kadın oturuyor mu? Biliyor musun?' dedi. Ben teyzenin niyetini anladım anlamasına da... Nasıl dalga geçesim vardı nasıl dalga geçesim vardı... 'Var teyze yaa, bizim apartmanda bi hemşire var, bi öğretmen var' filan diye sayıyordum. Kadın sevindi, ben de içimden kıh kıh kıh gülüyorum. Tabi teyze kıllandı, 'bekar di mi?' dedi. 'Aaaa... Sen bekar mı soruyordun. Tüh bunlar evli yaa' dedim. 'Sen çalışıyor musun?' dedi, ama nasıl korktuysam 'Yok yok ben okuyorum daha lisede!' diyiverdim. Aday adaylığından elendim çok şükür. 'Hıı kız arıyorum yaa... Bizim oğlanı evlendireceğiz. Esmer istemiyor benim oğlan. Bi de çalışsa iyi olur' dedi. Önceki birkaç 'güzelim' kız buluşunu ve oğlunun onları esmer olduğu için reddettiğini filan anlattı. 'Teyze oğlun niye kendi bulmuyor?' dedim. Dediğine göre oğlu annesi baksın istemiş. Heh ben de yedim!.. Kesin oğlanın getirdiği kızları teyze beğenmemiştir, teyzenin getirdiği kızları oğlan beğenmemiştir. Tabi bu bölümü ben bi yerimden uydurdum.


Bi de fotoğraf araştırırken Sevgili Kaynanam diye bir blog buldum. Bakmanızı tavsiye ederim, çok hoşuma gitti :)

2 yorum:

  1. Vallahi harikasın sen. Yüreğine sağlık. Neşeleniyoruz.

    YanıtlaSil
  2. Yok yahu... :)
    Neşelendiyseniz çok sevindim. :)

    YanıtlaSil

Çorbada senin de tuzun bulunsun ;) :)