1 Ocak 2011 Cumartesi

Hem şişko Hem sünepenin Bir Günü...

Aslında bu sefer günümü yazmayı planlamamıştım; ama Tubiş 'Bu gününü bloga yazacak mısın?' diye aklıma girmiş bulundu. Ben de 'yazayım yaw...' dedim.

Şimdi efenim, bu güne başlamak için dün geceyi de biraz anlatmam lazım. Dün gece sabah beş buçuğa kadar internetin başında oturdum. O kadar saat n'aptıııın? derseniz... Epeydir bakmadığım fotoğraflarım vardı. Onlara baktım neler çekmişim diye. fotoğraf bloguma, deviantart'ıma ekledim sevdiklerimi. Aslında eklemek istediğim çok resim var; ama üşendim yaw. Bi de Çiz Bakalım' dan tanıdığım bi çocukla konuşuyordum. Çektiğim fotoğrafları gösteriyordum msn'den. 'Sende yetenek var' diyince bi cesaret geldi bana sorma gitsin. Ama bi fotoğraf çekmişim mübarek Windows'un arka planı olacakmış da son anda benim olmuş! Kendimle övünmüş gibi oldum; ama önceki yerdiklerimi unutma sevgili okuyucu! :)
Çok mu abarttım yaw? Sence de çok güzel durmuyor mu?...
Bi ara 'Kitap yaz' ve 'Senden iyi köşe yazarı olur' da dedi. Şimdi düşünüyorum da beni biraz pohpohlamış mı ne?! xD xS İnsanlar normalde benle uzun süre konuşamıyor, ciddiyim. Özellikle erkekler... Zavallı erkekler xD xP Çok sıkıyorum galiba. xP Ben de 'Benimle bu kadar uzun konuşabilmeni neye borçlusun?' dedim. O da 'ilginç biri olduğunu düşünmeme' dedi. Tabi bu benim için fotoğrafımın çalınıp 'Bu benim yeaa...' denilmek için profil resmi yapılması kadar büyük bir iltifat...

Bu arada twitter açtım. Boş zaman geçirmek için çok uygun bi icat olduğunu söyleyebilirim, tıpkı facebook gibi. Bi de facebook'u tekrar açma ihtimalim var; çünkü okuldakiler tüm işi face'den yürütüyor. Bana da 'fotoğrafları face'e eklersin di mi? Ay senin face'in yoktu di miiiii....' diyip duruyorlar. Ama canım hiç istemiyor tekrar açmayı. :( Bu konuyu rafa kaldıralım. Sonra tekrar açar tozunu alırız.
Keees! Baştan alıyoruz... 1 2 3 kayıt!

Ben de boş işlerin kızı olarak twitter'daki eski mesajlarımı okuyup hehehohomkskldsaldjas gibi sesler çıkarıyor, kendi kendime 'Ne komik yazmışım la' diyordum. 

Bil bakalım o sırada ne oldu! Lise 2'de aynı okulda olduğum bi kızla karşılaştım! Hem de kızın adı sanı hiç bi şeyi yok, bi tweetinde 'Kırıkkale' yle ilgili bi şeyler yazmış sadece. Ben de hava atayım dedim 'Ya ben biraz bilirim Kırıkkale'yi neresindesin' muhabbetine girince devamı çorap söküğü gibi geldi. Kimliğim deşifre oldu. xD (Olsa ne olacaksa... Hahahahöhöö) Sonra 'Aramızda' dedik ve yollarımıza gittik. 

Madem bulunabilitem (başkaları bunu kullandığında gıcık oluyorum; ama ben deyince çok eğlenceli geliyor. xD) vardı niye o kadar küfrettim diye kendime sormak istiyorum, meğer benim ruhumun derinliklerinde argoyu çok seven biri yatıyormuş. Yatır bu, adı da Argo Baba. xP Ben de onu hortlatmışım. Ama öyle konuşmaya devam edesim var, 25 kr'umu atar küfrümü edip zevkini çıkarırım abicim... :)
Adresimi de gizlemiyorum artık. Şu benim twitter ım: Saçma sapan İnsan

Sonunda saat beş buçukta uyudum. Dolayısıyla da on birde kalktım. Zaten on ikide Komik'le buluşup cuma günü belirlediğimiz 'Sınıfça bi yerlere gitme' planının gerçekleşeceği yere gidecektik. Önceki yazımdabahsetmiştim 'sünepe' olduğumdan. Yine elbise seçerken çok zorlandım. Anneme sinir oldum falan filan. Aynı aşamaları yaşadım yani. Sonra annemin eteğini gördüm, hoşuma gitti. Annem ütüledi sağ olsun ben de giydim, evet biraz büyüktü ama kemerle arayı kapadık...  'Zaten annen senin yaşındayken kırk kil...' (Az önce konuşan şahıs öldürüldü. Sonunun ona benzemesini istemiyorsan susss...) Hem sünepe hem şişkoyum anlayacağın... 

Zaten geçen gün bizim eve gelen 4 yaşındaki fırlama da bana 'Şişko' dedi, yeni traş etmişler. Ben de 'Sen de keltoş olmuşsun naber?!' dedim. Sinir olduğu herkese 'Şişko' dediğini öğrenene kadar 'Gerçekten aşırı mı şişmanım?' sorusunu kendime sorup durdum. O ise güldü geçti, iplemedi bile. 4 yaşındaki çocuktan daha safım yaa... Kendime sinir oldum şimdi. Şişko.

Komik'i 5 dk bekletsem de yetiştim. 'Şimdi sana bir soru soracağım; ama doğruyu söyle' dedi. İlk başta heyecana kapıldım. 'Ne soracak ki???' dedim, sonra 'Aman ne sorabilir ki? xP' dedim içimden tüm heyecanım gitti. O da 'Üstüm nasıl olmuş, kötüyse gidip değiştireceğim Valla bak.' dedi. 'Güzel güzel' diye diye otobüs durağına doğru gitmeye başladık. (Benim gibi sünepeye niye soruyor ben de anlamadım.) O sırada aklıma fotoğraf makinemi bilgisayarın yanında unuttuğum geldi! Nasıl bir hüsran nasıl Küçük Emrah bakışları belirdi suratımda... Aklımdan 'Komiiiikk... Çok çirkin olmuş üstün. Git değiştir' demek ve o değiştirirken makineyi evden alıp gelmek geldi; ama maalesef gerçekleştiremedim bu planımı. Çünkü sesli düşünmüştüm : ( İnanmadı üstünün çirkin olduğuna. En komik tarafı da şarj ettiğim pillerin çantamda olup makinenin olmamasıydı. xD

 Otobüsten indiğimde bende çöldeki bedevi şansı olduğunu bir kez daha anladım. Çohoş'la ( Yan sınıftan bi çocuk; ama cidden çohoş ) aynı otobüsteymişiz! Kırk yılda bir denk geldi, onda da Komik'le birlikteyken yaa!!! Gerçi dershanede aynı sınıftayız. Hatta bi keresinde konuşmuştuk! ehuehu acıdım la kendime. :) Ama kesin yanlış anladı Komik'le birlikte gittiğimiz için... Tıııı! Neyse ki içimden 'Aman kızım nasıl anlarsa anlasın daha önceden çok da umrundaydın sanki!' dedim de rahatladım, günüm zehir olmadı. (Evet biraz ironi oldu; ama tuhafım ben 'he' de geç yani...)


 Neyse gittik alışveriş merkezine. Milleti bekledik, Komik hep böyle erken gidiyor ben de onla birlikte sürüklendiğim için erken gittim. Sinir... 'Ben geç kalacağım diye erken giderim hep' dedi ben de 'Ben de geç kalacağım korkusuyla vaktinde varıyorum' dedim. Oysa sabah bekletmiştim ehe ehe xD O da 'Bozdun beni ehe' dedi. Hatırlamadı bile.

Ya bişi diyim mi? Ben günlüğüme yazarken bile bu kadar çok yazmıyorum. Klavyede hızlı olduğum için burda akıp gidiyor. Aklımdan her geçeni yazıyorum. Ama canım sıkıldı benim. Tüm günü böyle mıy mıy anlatırsam... Ohooo... Biraz daha hızlandıralım.

Böğürtlenli dondurma aldım Burger King'den. Ordan bişi almayı sevmiyorum; ama canım çekti.

Sonra da pideciye gittik, yarım porsiyon kıymalı pide yedim. Tersim biraz, farkındayım. Önce dondurma sonra pide.

Alışveriş merkezine geri döndük, terastaki kafede oturduk. Eve doğru yola çıktım. Komik ve Uğurcan PES oynayacakmış. Tutturdular 'otobüs durağına kadar bırakacağız' diye. 'Yapmayın etmeyin' dedim dinletemedim. Bıraktılar. Eve geldim.

Bu da çok sıkıcı oldu ama bu yazı bitsin istiyorum. 

Bitti.

Ha bi şeyi unuttum. Anneme 'Tubiş benle birlikte üniversitede okumak istiyormuş. Ben de 'hanım kızlar' kulübü kurarız ehehe dedim' dedim. O da yeni okulumdaki birinden bahsediyorum sanmış. Nası' seviniyor 'Bak geçinebiliyorsun artık! Arkadaşların seni seviyor' filan diyor. Velet, 'Abla 'okuldakiler beni sevmiyor' diyorsun bi de' dediğinde şimşekler çaktı, jeton düştü. 'Yok beaaaaaaa' dedim. 'Hala çok iyi geçinemiyorum, hala çok sevmiyorlar, Van'dan arkadaşım Tubiş bu.' Heaaa, hııı, anladığmmm sesleri arasında salatayı yapmaya devam ettim. Gündüz o kadar doymuşum ki akşam balığın yarısını yiyemedim. :S

Her zamanki şey oldu. Bu gece dün konuştuğum çocuk msn açmadı. Kimse bayılmıyor bana. Çok sıkıcıyım galiba lan... Kendim gibi bi hayranımın olmasını isterdim. Böyle sevdi mi aşırı seven saçma sapan insan türü yani... Ama imkansız.

Aşık olasım var.

Asıl şimdi bitti.

11 yorum:

  1. İnan su gibi yazıyorsun. İnsan okudukça okuyası ve kendisi gibi olası geliyor. Sen ılduğun gibisin dobra dobra. Bir de göründüğün gibi oluyorsun. Tıpkı göründüğün gibi oluşun zaten bir büyü yaratıyor. İnsan sıkılmıyor yazdıklarından. Eften püften de yazmış olsan onu kimyevi baharatlarla nefis bir lezzete dönüştürüyorsun. İnsanın kimyasını değiştiriyorsun. Bence yüreğin gibi arkadaşların olur senin. Dostlvrın da. Başını fazla ütülemeden sana sürprizli bir 2011 diliyorum. Onaltının sinerjisini yazılarında görüyorum. (16)

    YanıtlaSil
  2. Teşekkür ederim efenim... :)
    Ben de size 16 lı bir yıl diliyorum :)

    YanıtlaSil
  3. "sevdi mi aşırı seven saçma sapan insan türü" bilion mu ben de böyle bi şi istiorum şirinem =)) tabi aşırılık ii degildir ama olsun :) ve de yazın çok akıcı çooook beğendim hanım kızım =)) gününü okuduum için çok bahtiyar oldum XD

    YanıtlaSil
  4. çooook güzel yazmıssın:D:D

    YanıtlaSil
  5. Fotoğraflarını inceledim DeviantArt' tan. Amatörüm diyosun ama; hepsi de profösyonel bir bakıştan yakalamışsn. Takip edeceğim.

    YanıtlaSil
  6. Adsız 1 (Aslında Tubiş xD)
    Hihi :) Ben varım ya kız hehe... Tam ayarındayım hem de... ;) Teşekkür ederim canım. Ben de bahtiyar ol diye yazdıydım. xD

    YanıtlaSil
  7. Adsız 2
    Teşekkür ederim. Yoksa sen de mi tanıdığım birisin?

    YanıtlaSil
  8. Profösör
    Teşekkür ederim profösör :)
    Yok yahu amatörüm, DeviantArt taki diğer fotoğrafçılara da baksanız bi... Süperler. Ama ilk başladığımdan iyi olduğumu söyleyebilir. Kendime göre ileriyim yani :)
    Sağolun...

    YanıtlaSil
  9. Mefkuremiz'e ugrarsanız sevinirim..

    YanıtlaSil
  10. oh sonunda yorum yazabildim bloguna :) Gene uzun uzun yazmışsın. Gene beni eğlendirdin :) Doğrusu istanbul'da blog okumaya çok az vakit buluyorum. Yazmayaysa çok çok çok daha az. Bu arada twitter'da seni takibe aldım. Tabi orada gerçek ismimle bulunuyorum :P

    YanıtlaSil
  11. :) Hoş geldin... Sen de yaz da okuyayım yaa özledim gerçekten. :) Beğendim sevdiğine :) Ben de seni takibe aldım hihihi :)

    YanıtlaSil

Çorbada senin de tuzun bulunsun ;) :)