29 Nisan 2012 Pazar

00.00

Naaapardım bilmeeeem...
Mm... Merhaba :) Ben geldim. Napıyorum anlatayım. Şu ara evde hiç ders çalışasım gelmiyor.
Bi de ne iş yaptıysam bilmiyorum, hamlamışım :S Merdiven inmek tam bir işkence şimdi.
Öyle işte...
Aslında mm. Of ya klavyenin akması gerekiyordu. Ama hiçbir şey yazamıyorum nedense.
Bu gün Evde bulunduğum minik süre içinde de Sıkıldım ya... uyudum. Saat beşti uyandığımda. beş buçukta da dersim vardı. Ders de bi tuhaftı. Bazen uçtuğumu ve süper anlıyormuş taklidi yaptığımı fark ettim. Bunu gün içinde bi kez daha fark ettiğimde Düşüncelerimi geri sardım. Yani son düşündüğünden geriye giderek kaynağını bulmaya çalışıyorsun. Çok ilginç oluyor :)
Alışkanlık.
Biliyor musun özleniyor... Her anlamda. Arkadaş dost akraba... İnsan olsun yeter. Oralarda bi yerde aklına geliyor. Özellikle de fotoğrafına bakarken yüreğine bi şey düşüyor sanki. Klasik olup ateş demek istemiyorum ama onun gibi. Ilıkla kaynar arası bi su gibi. Anımsıyorsun. Her şeyin eskisi gibi olmayacağını biliyorsun. Bazen de eskisi gibi olacağını biliyorsun.
İlginç bi durum bu da... O kadar süre geçiyor ama arayıp sesini duyduğunda ilk günkü gibisin. Bazı insanlarda yiyor bu. Sanırım karşılıklı olunca... Ama tek taraflı bi düşünceyse bu olmayabiliyor. Napalım, herkesle ilk tanıştığın günkü gibi ya da arkadaşlığın zirvede olduğundaki gibi olamayabilirsin. Bunu böyle kabullenmek lazım.
Ve 00.00
Bi ara bu benim hayali arkadaşımdı. Evet daha önce hayali arkadaşı 00.00 olan bi insan duymamışsındır. Ben de duymadım :D 00.00 la konuşur, her gece o gelince mutlu olurdum. Takdir edersin ki bir dakikalık bir mutluluk bu. Saat durmadığı sürece.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Çorbada senin de tuzun bulunsun ;) :)